RSS
email

Kadıköy Senaryoları

Milyonların bekleyip durduğu, diğer tarafta da milyonların hiç gelmemesini umduğu hafta geldi çattı. Dürüst olmak lazım, 'gelmemesini umanlar'ın hangi taraftan olduğu belli =) Ha ama şunu söyleyeyim, ben onlardan biri değilim.

Biletler bu hafta içinde satışa sunulacak. Şahsi fikrim ve umudum Çarşamba sabahı gerçekleşmesi yönünde, ama Cuma'ya kadar sarkabilir, önceden olmuşluğu var. 2000'e yakın bilet satışa çıkacak, muhtemelen kişi başı bilet sayısı yine 2 denecek ama o sınır gişede 1'e düşürülecek. Biletler -umarım- Ali Sami Yen gişelerinde satışa çıkacak. Bu şekilde 2000 bilet, sıraya giren 500 kişi arasında rahat rahat paylaştırılacak. Elbette karaborsa biletsiz kalmayacak, o Allah'ın emri. Bunu söylemem belki şahsi şansım açısından iyi değil ama oraya gelip sıraya girmeyen pişman olacak, çünkü Ali Sami Yen'e gelip de alamayan olmadı geçtiğimiz sene =)

Kadıköy'ün hit şarkılarını söyleyeyim şimdiden, bilmeyenlere hazırlık olsun. Şarkılar hep bir ağızdan mırıldanılır; kalın yerlerde ses kısılır ve taraftar haykırır.

Ciguli - Binnaz

Çalgıcı karısı Cimbom,
Esnaf karısı Cimbom
Kumarcı karısı Cimboooooom, Cimbooooom, Cimbom

Lara - Allah Versin

Alem biliyor adam değilsin,
Böyle gelmiş böyle gidersin,
Dilenme benden aşk dilenme,
Tek sözüm sana Allah versin,
Son sözüm sana Allah versin

Demet Akalın - Toz Pembe

Toz pembe hayaller vardı,
Pembesi gitti tozu kaldı

Atilla Taş - Pembelim (bir ihtimal)

[Bir fikrim yok]

İlk ikisi her senenin klasikleri. Diğer ikisi ise bu sene için bizim tahminlerimiz. Geçtiğimiz senelerde bir kere 'Those were the days' çalındı, ama o bir kere olur diye düşünüyorum :)

Bunun dışında Kadıköy'ün El Clasico'ları anonslar var. 'Büyük Fenerbahçe Taraftarı...' şeklinde başlar anonslar. İlki küfür hakkındadır, hızlıca mırıldanır stad DJ'si. Sonraki ise şu şekilde gider 'rakip takım oyuncuları topu aldıkları andan itibaren, gücümüzün yettiği kadar ıslık ile...'. Bu anonstan sonra bir ıslık antrenmanı yapılır. Maç sırasında hoparlörlerden verilen ıslık sesinin, işte tam da bu sırada kaydedilen ses olduğuna dair sağlam şüphelerim var benim. En son anons da koreografi hakkında olur. Yönetimin müthiş çabasıyla yerlerine yerleştirilen kartonların 'neden orada oldukları', 'neden yerlerinin değiştirilmemeleri gerektiği' ve 'ne zaman kaldırılmaları gerektiği' hakkında kısa bir ders verilir. Buna rağmen o kartonların bir kısmı Kıraç'ın marşı eşliğinde kaldırılır ve stad hoparlörlerinden 'Büyük Fenerbahçe taraftarı, şimdi değil, şimdi değil, İstiklal Marşı'nda' anonsu gelir. :)

Maça %90 Mercan Forma ile çıkacağız. Kadroya futbola değinmiyorum, şu anda Fenerbahçe'den fark yemeyecek bir alternatif yok kadro şekillenmesinde. Şu an 3-0'a el sıkışırım birçok arkadaşım gibi. Şimdi tepki verenler olabilir 'ne biçim Galatasaraylısın?', 'Galatasaray her maça kazanmak için çıkar', 'yazıklar olsun senin gibi taraftara' vb. şekillerde. Bu yorumları yapanlara hatırlatırım, oraya gitmemizin nedeni zaten Galatasaray'a destek olmak, yoksa stadı gezip gelmek değil. Bunları söylüyorum diye de Galatasaraylılığım azalmaz.

Gazamız mübarek olsun, umarım -en azından- skor hakkındaki yorumlarım içimde patlar, havaya uçurur beni. İki anlamda da havaya uçmuş olurum :)

Haydi hayırlısı...


Bookmark and Share

0 yorum: