Maçın adamı, kaptırdığı toplarla farkını ortaya koyan Mustafa Sarp'tır. Mümkün olan her an sırtını rakip futbolcuya dayayıp, top ayağında olan arkadaşına eliyle 'bana atma' şeklinde hareket yapıyor. Barış da 2 maçlık bir aranın ardından özünü bulmuş sonunda, önceki yazılarımda öngördüğüm üzere eski hâline dönmüş. Mantık sınırlarının yanına bile yaklaşmayan tercihleri ve hareketleriyle eski Barış geri döndü. Maç ne olur, kim atar, kim oynar bilemem ama bu maçı çevirse çevirse Keita çevirir. Umarim 2. yarıda onu izleme şansımız olur.(Keita kadroda yokmuş, devre arasında yeni öğrendim. Gerçekten enteresan.)
Bu maçla beraber içimdeki korku biraz daha depreşti. Bahsettiğim korku, forvetsizlik korkusu. Avrupa'da biz ne yapacağız cidden merak ediyorum. Umarım korkularım karşılıksız çıkar.
-----II. Yarının Ardından-----
Galatasaray'ın resmi, gayri resmi, önemli, önemsiz, yurt içi, yurt dışı tüm maçlarını izlerim. Ben bugünkü maçın özellikle 2. yarısındaki kadar iğrenç bir futbol hatırlamıyorum. (Avusturya'daki Sturm Graz maçı daha iğrenç olabilir bir ihtimal) Arda'dan Neill'a, Servet'ten Sarp'a, Emre'den Ayhan'a inanılmaz kötüydü takım. İnanın bu maç hakkında yazı yazmak bile işkence geliyor. Tek tek oyuncu değerlendirmeye gerek dâhi duymuyorum. İlk yarı sonunda yaptığım yorumlar geçerli. Mustafa Sarp rezildi. Tabi tek rezil olan da o değil. Bütün takım çok kötüydü. Sebebi nedir bilemem; ancak en kısa zamanda sorun nedir, nasıl çözülür araştırılıp bulunması lazım. Bu maç Antalya, kulvar Türkiye Kupası, o bakımdan belki bizim için çok önemli bir mağlubiyet olmayabilir. Sonuçta bu maçın bir de rövanşı var. Ancak asıl olay oynanan rezil oyun bana kalırsa. En çok da kalecimize üzüldüm. Rijkaard'ın da dediği gibi takımın çok kötü olduğu bir gün kaledeydi, bu da nazar boncuğu olsun. Neyse, bu karakterden yoksun, rezil oyun için daha fazla yazı yazmanın gereği olmadığına inanıyorum. Tek isteğim Kayseri maçında 'oh be derslerini almışlar' diyebilmek, değerli oyuncularımız için.
Konu Dışı
Bu maçı Antalya Atatürk Stadyumu'nun 'sözde' kapalı tribününden izledim; dolayısıyla Antalyaspor'u destekleyen insanların arasındaydım. Özellikle Arda Turan'ın her hatasında anne, kız kardeş ve sevgili içeren küfür ve hakaretler eden o kişiler yarın milli maçta Arda'nın nerelerine kurban olacaklar merak ediyorum. Tepkimi orada dile getirdim, bir kişi "harbiden kardeş, haklısın" derken başka bir kişi de üzerine alınıp "birader o milli maç, bu Antalya maçı. İkisi ayrı" dedi, "annesine sövünce ne oluyor?" sorumun üzerine "ha tabi ona bir şey demiyorum" cevabını aldım. Neyse, herkes kendi bilir ettiği, edeceği lafları...
0 yorum:
Yorum Gönder